Gazze’yi Çanakkale’ye bağlayan kediler

© Kayıt Dışı Tarih
Yazı Boyutu:

Gazze’nin kuzeyi hemen tamamen boşaldı, Han Yunus ve Rafah tarafına çoluk çocuğuyla yığılmaya mecbur kalan yüzbinlerce Filistinli ise bir başka ölüm-kalım savaşı vermekle, ezcümle can derdiyle meşgul.

Canlarını başlarına yıkılan binalardan, yayan yapıldak çıktıkları göç sırasında hunharca bombalanmaktan, kalleş keskin nişancılardan, buldozerlerle ezilmekten her nasılsa kurtarabilmiş bu masum yüzbinler şimdi de açlık ve soğuktan ölmek tehlikesi altında kıvranıyor ama ABD Sözcüsü denilen alçağa göre Gazze’de sivillerin öldüğüne dair hiçbir delil bulunmuyormuş!

Soykırım da bu zaten. Soykırım ABD’nin ve onun Ortadoğu şubesi olan İsrail’deki kafalarda. Bu laf da soykırımcı zihnin ispatı mahiyetinde.

Kuzey Gazze ne durumda, biliyorsunuzdur. Üniversitesinden hastanesine, camisinden derme çatma konutlarına kadar füze ve bombalarla yerle bir edildiği yetmezmiş gibi mahalleler dinamitlerle havaya uçurulup üzerinden buldozerler geçiriliyor ve Roma’nın Kartaca’ya yaptığı gibi hiçbir hayat emaresi kalmayacak ve bir daha yardımsız ayağa kalkamayacak kadar dermansız bir hale getiriliyor şehirler. ‘Gazze’nin ruhu’ böyle uçacak onlara göre. Roma İmparatorluğu Annibal’ın Roma’sını ağaçlar ve kedilerine varıncaya yok etmişti, İsrail ve ABD de aynı senaryoyu Gazze’de filme çekiyor.

Daha geçenlerde Gazzeli bir genç ölen Filistinliler için insan hakları örgütlerine seslendik ama sesimizi duyuramadık, diyordu, bari ölen hayvanlarımızı kurtarmak için hayvan hakları örgütleri sesimizi duysun.

Ne kadar acı ve ne kadar gerçekçi bir resim dilinden dökülüyordu ekranlarımıza Gazzeli gencin yanık dilinden. İnsanların hayvanca öldürüldüğü bir yerde hayvanlara insanca yaklaşan olur muydu hiç?

İşte bir Osmanlı müderrisi Abdullah Fevzi Efendi’nin harp sırasında terk edilen ıssız Çanakkale şehrinde gördüğü garip manzaralar… Kuzey Gazze’deki vaziyeti aşağıdaki satırları okurken gözünüzün önüne getirmeniz kolaylaşacaktır. Hazin bir tebessüm yayılacaksa dudaklarınıza sorumlusu ben değilim (rahmetli Ali Osman Koçkuzu hocanın hazırladığı Çanakkale Cephesinde Bir Müderris adlı kitaptan naklediyorum (İz Yayıncılık, 2011, s. 276-277):

“Şehir halkı tamamen köylere veya daha uzak yerlere, düşman istila eder korkusuyla gitmişler. Hepsi bir sığınak, bir iltica mahalli aramışlar. (…) Şehir köpeklere vatan olmuş adeta. Ortalıkta dolaşan kedilere teslim edilmiş.

Bu savaş görmüş şehrin köpekleri, rızık aramak için, avlanmak için şehri terk edip gurbete çıkmışlar. (…) Fakat şehrin kedileri öyle değiller. Onlar şehirde oturmaktadırlar.  Rızık endişesiyle bile olsa bu şehri terk etmiyorlar. Kim bilir belki de şehre çok alıştıkları veya çok vefalı oldukları için devamlı olarak şehirdeler. Ölecek derecede aç bile kalsalar Çanakkale’deler. Bir köşede takatsız kalıyorlar, sesleri de duyulmasa nerede ise görünmeyecekler. Çünki akşam aç, sabah aç duruyorlar. Hatta bellerini doğrultacak üç beş lokma bulamadan günlerin geçtiği vâki. Fakat onlar bu açlık ve musibete rağmen söz tutup, belirli yerlerdeki toplantılarını sürdürüyorlar.

Bu toplantılar, kasabın dükkânının önünde, ekmekçinin önünde, bir diğer grup sütçünün civarında, bir diğer kongre ise lokantanın karşısındadır. Her gün erkenden bu toplantılar açılır, herkes gelir, oraya diz çöker, atılan yiyeceklerin başına toplanır. Her an hepsi bir şeyler bekler ve umar haldeler. Gelip geçenlere de göz ucuyla bakarlar. (…) Son derece içli ve üzgün sesler çıkararak bu işi yaparlar.

(…) İki halleri çok acınmaya değer; iki bela başlarındadır:  eş dostları hiç yoktur ve gece gündüz hep açtırlar. Ben kendimi bu toplantılarda, başlarına gelen belâlar ve Allah’a hallerini arz edişleri yönlerinde aralarında, onlar gibi garip, yaralı ve üzgün hissederim. (…) Biz de onlar gibi şikayetlerimizi sadece Allah’a sunuyoruz. Bu belaları başımıza getiren, bu fitneyi uyandıran ve ateşini yakan ve körükleyenlere yönelik şikayetlerimizi de.”

Çanakkale ve Gazze, kediler toplantısı ve Allah’a şikayet…

Değişen bir şey var mı ki?    


(Mustafa Armağan, İttifak Gazetesi, 30 Ocak 2023)

Yorumlar 0
Yorum Yapın